Actinopteri
New member
“Gerçekten çok mutluyum ve duygulandım, bu tamamen beklenmedik bir şekilde gelen bir takdir. Bunu, yaptığım her şeye gösterdiğim bağlılığın, tutkunun ve azmin bir ödülü olarak görüyorum. Maria Callas sadece bir sanatçı değil, harika bir profesyoneldi. sahnede diğer tüm müzisyenlerin rollerini biliyordu. Bu konuda kendimi biraz ona benzetiyorum.” İtalyan şarkısının şimdiye kadarki en güzel seslerinden biri olan Simona Molinari, 'La Ragione' ile yaptığı röportajda New York'taki prestijli Callas Tribute Ödülü'nün verilmesiyle ilgili yorum yapıyor. Molinari'nin altını çizdiği gibi Maria Callas'ınki, “bu işi yapmanın devrim niteliğinde bir yoluydu, çünkü genellikle – özellikle de bir kadın olarak – bu konuda hiçbir söz hakkına sahip değilsiniz: sizi oraya koyarlar ve siz de size söyleneni yaparsınız. Gerçekten çok modeHaberleri “
İtalyan müziğindeki cinsiyet farkı sorunu ve bu konuda hala yapılacak ne kadar çok şey olduğu hakkında sık sık yazdık. Molinari'nin net fikirleri var: “Kadınların erkeklerle eşit düzeyde olduğu örnekler giderek daha fazla olmalı. Çocukken bir şarkıcı için önemli olanın sadece güzel bir sese, harika bir tekniğe ve güzel bir elbiseye sahip olması olduğunu düşünürdüm. Ama Gerçekte bu benim mesleğimin sadece küçük bir parçası” diyor Molinari (28 Mart'ta Milano'daki Teatro Carcano'da olacak) Cosimo Damiano Damato'yla birlikte 'El pelusa y la' başlıklı sanat ve müzik gösterisiyle turneye çıkacak negra' ve tarihi Arjantinli sivil haklar aktivisti Mercedes Sosa ve unutulmaz Diego Armando Maradona'ya ithaf edilmiştir.
'Hasta Siempre Mercedes' albümü bu deneyimden doğdu: “Cosimo benden gösterinin müzikal kısmını Arjantin repertuarıyla yapmamı istemişti. Ben de ona o dönemden bir kadının hikayesini anlatmak istediğimi söyledim. Maradona'nın kişiliğini müziğe yansıtan ülke. Mercedes Sosa'yı referans almak kaçınılmazdı”, diye anımsıyor Molinari. “O kadar modern bir kadındı ki. Şarkılarının çoğu barış için, özgürlük için, haklar için, her türlü adaletsizliğe karşı. Sonra bu duyguları bir plak haline getirmeyi düşündüm.”
Albüm – en azından şimdilik – yayın platformlarında yer almayacak: “Bu kesin bir seçim. Oluşturulma, tasarlanma ve çalınma şekli nedeniyle,” diye açıklıyor Simona Molinari – En azından başlangıçta yayının yayınlanmayacağını düşündüm adaletli davranın Aynı zamanda dinlenmesi ve anlatılması gerektiğini düşündüğüm şekilde: yavaş yavaş. Hemen bitmesini istemedim: önemli şeylerin tadını gerçekten çıkarmak bir bekleme süresi gerektirir”, diyor Molinari.
Kayıt dünyasına giderek daha fazla hakim olan sayı mantığına aykırı bir seçim: “Cesaretinizi kırmak kolaydır çünkü her zaman süper üretken olmamız, süper performansa sahip olmamız gerekiyormuş gibi görünüyor. Ve eğer ilk biz olmazsak, neredeyse yokuz. Ama bu doğru değil. İlki var ama tüm mesleklerin sayısız yönü var ve ilk olup yine de tutkularınızın peşinden giderek çok iyi yaşayamazsınız” diye düşünüyor.
İtalyan müziğindeki cinsiyet farkı sorunu ve bu konuda hala yapılacak ne kadar çok şey olduğu hakkında sık sık yazdık. Molinari'nin net fikirleri var: “Kadınların erkeklerle eşit düzeyde olduğu örnekler giderek daha fazla olmalı. Çocukken bir şarkıcı için önemli olanın sadece güzel bir sese, harika bir tekniğe ve güzel bir elbiseye sahip olması olduğunu düşünürdüm. Ama Gerçekte bu benim mesleğimin sadece küçük bir parçası” diyor Molinari (28 Mart'ta Milano'daki Teatro Carcano'da olacak) Cosimo Damiano Damato'yla birlikte 'El pelusa y la' başlıklı sanat ve müzik gösterisiyle turneye çıkacak negra' ve tarihi Arjantinli sivil haklar aktivisti Mercedes Sosa ve unutulmaz Diego Armando Maradona'ya ithaf edilmiştir.
'Hasta Siempre Mercedes' albümü bu deneyimden doğdu: “Cosimo benden gösterinin müzikal kısmını Arjantin repertuarıyla yapmamı istemişti. Ben de ona o dönemden bir kadının hikayesini anlatmak istediğimi söyledim. Maradona'nın kişiliğini müziğe yansıtan ülke. Mercedes Sosa'yı referans almak kaçınılmazdı”, diye anımsıyor Molinari. “O kadar modern bir kadındı ki. Şarkılarının çoğu barış için, özgürlük için, haklar için, her türlü adaletsizliğe karşı. Sonra bu duyguları bir plak haline getirmeyi düşündüm.”
Albüm – en azından şimdilik – yayın platformlarında yer almayacak: “Bu kesin bir seçim. Oluşturulma, tasarlanma ve çalınma şekli nedeniyle,” diye açıklıyor Simona Molinari – En azından başlangıçta yayının yayınlanmayacağını düşündüm adaletli davranın Aynı zamanda dinlenmesi ve anlatılması gerektiğini düşündüğüm şekilde: yavaş yavaş. Hemen bitmesini istemedim: önemli şeylerin tadını gerçekten çıkarmak bir bekleme süresi gerektirir”, diyor Molinari.
Kayıt dünyasına giderek daha fazla hakim olan sayı mantığına aykırı bir seçim: “Cesaretinizi kırmak kolaydır çünkü her zaman süper üretken olmamız, süper performansa sahip olmamız gerekiyormuş gibi görünüyor. Ve eğer ilk biz olmazsak, neredeyse yokuz. Ama bu doğru değil. İlki var ama tüm mesleklerin sayısız yönü var ve ilk olup yine de tutkularınızın peşinden giderek çok iyi yaşayamazsınız” diye düşünüyor.