Seray Şahinler – İklim krizi 2000’lerin başından itibaren şiddetlenen, bugünün ve geleceğin en kilit gündem hususu. yıllardır yazılan felaket senaryolarının nihayete varacağının sinyallerini veren orman yangınları, sel, kuraklık ve müsilaj şiddetin boyutunu anlatmaya yetmiyor maalesef. İnsanoğlu hâlâ umarsız. Tahlil için kilidi en sıradan tedbirlerle hepimizin açacağı aşikâr iken kaygının dozunu artırıp biraz daha sorumluluk hissiyle yükü omuzlanmak gerek!
Murat Germen işlerinde tabiat, kentleşme, mimari, mülksüzleştirme, tahribat üzere hususlara temas eden ve izleyici için tetikleyici güce sahip stantlara imza atan bir sanatçı. Germen’in “İyi bak dünyana” mottosuyla yola çıkan Kale Tasarım ve Sanat Merkezi’nde açılan yeni standı “Küresel İkaz” da iklim değişikliği, global ısınma mevzularına dikkat çeken ve bu hususta bir ikaz sistemi zinciri oluşturacak “sarsıcı” işlere sahip.
Global ısınma artık mikro ölçekli yerleşimlere kadar sirayet ediyor ama “mesele”nin asıl vuku bulduğu ve tehlikeyi katmerleyeceği yer “buzullar coğrafyası”. Erimelerin sürat kazandığı haberleri daima güncelleniyor. Son olarak geçtiğimiz yıl Batı Antarktika’da bulunan dev Thwaites Buzulu’nun erimesinin hızlandığı ve son 30 yılda iki kat daha süratli erimeye başladığı telaş yaratmıştı.
Ateşin düştüğü yer
İklim değişikliği, global ısınma, su hakları üzere bahisler üzerinde bizi bir daha düşünmeye davet eden “Küresel İkaz” bu tarafıyla ateşin tam düştüğü yere tarafını çeviriyor. Belgesel tadındaki stantta yer alan 17 kareyle Norveç’teki Svalbard Adası, Danimarka’daki Grönland, Norveç’teki Tromsö, Finlandiya ve İzlanda gibi global ısınmanın tesiri altındaki coğrafyalara bakıyoruz. Bilhassa Grönland ve Svalbar global ısınmadan en çok etkilenen yerler içinde… Fotoğraflar ikazın şiddetini bir kere daha hatırlıyor.
Svalbard Global Tohum Deposu, terk edilmiş bir Rus kömür madeninden dönüştürülerek 2008 yılında açılmış. Burada dünyadaki çeşitli bitki tohumlarının yer altında daimî buz katmanı ortasında koruma edilmesi amaçlanıyor fakat depo yöneticilerinin aktardığına göre global ısınma yüzünden katman dahi yavaş yavaş erimeye başlamış. Buzlanmaya yol açan mevsim kuralları niçiniyle karaya çekilen iki adet yelkenli, insan cesedinin dünya üzerinde neredeyse hiç bozulmadan kaldığı Longyearbyen ise tehlikeli çanlarının çaldığı coğrafyada neler olup bittiğine “çıplak gözle” bakmamızı sağlayabilir.
Aşırılık sevdası
Stantta global ısınmanın merkezine göz atarken bölgenin mimarisine, ömür stiline da şahit oluyoruz. Fotoğraflardan minimalist bir hayat biçimini benimsediğine kanaat getirdiğimiz coğrafyada hayat; mimariden giysiye, beslenmeden günlük yaşama kadar “yettiği kadar” kavramı üzerinden şekilleniyor. Murat Germen de stantta bunu vurgusunu yapıyor aslında. Refah seviyesi ne kadar yüksek olursa olsun, burada yaşayanlar “ikazdan” alınması gereken bildirisi alıyor; hırstan ve aşırılıktan uzaklaşarak tasarruf, tevazu ve sadeliği benimsiyor.
Geldiğimiz noktada moral bozmadan uğraş etmemiz gerektiğini dikkat çekiyor Murat Germen ve ekliyor: “Bu ikazı hepimiz için kullanmayı uygun gördüm. İkazı buralara giderek biz kendimize yapmış olduk. Meskendeki hayat biçimimizden günlük hayatımıza kadar tercihlerimize istikamet verdik. İkazı fazlaca ciddiye alıyoruz. İnsan ömründe alacağı kimi tedbirlere sıkıntıyı aşağı çekebilir. Kentlerdeki bu aşırılık üretme sevdamızdan dolayı bugün buzullar eriyor.”
Bu ikaza kulak verin, kendiniz, aileniz, ülkeniz ve antroposen için. Stant 30 Nisan’a kadar ziyaret edilebilir.
Murat Germen işlerinde tabiat, kentleşme, mimari, mülksüzleştirme, tahribat üzere hususlara temas eden ve izleyici için tetikleyici güce sahip stantlara imza atan bir sanatçı. Germen’in “İyi bak dünyana” mottosuyla yola çıkan Kale Tasarım ve Sanat Merkezi’nde açılan yeni standı “Küresel İkaz” da iklim değişikliği, global ısınma mevzularına dikkat çeken ve bu hususta bir ikaz sistemi zinciri oluşturacak “sarsıcı” işlere sahip.
Global ısınma artık mikro ölçekli yerleşimlere kadar sirayet ediyor ama “mesele”nin asıl vuku bulduğu ve tehlikeyi katmerleyeceği yer “buzullar coğrafyası”. Erimelerin sürat kazandığı haberleri daima güncelleniyor. Son olarak geçtiğimiz yıl Batı Antarktika’da bulunan dev Thwaites Buzulu’nun erimesinin hızlandığı ve son 30 yılda iki kat daha süratli erimeye başladığı telaş yaratmıştı.
Ateşin düştüğü yer
İklim değişikliği, global ısınma, su hakları üzere bahisler üzerinde bizi bir daha düşünmeye davet eden “Küresel İkaz” bu tarafıyla ateşin tam düştüğü yere tarafını çeviriyor. Belgesel tadındaki stantta yer alan 17 kareyle Norveç’teki Svalbard Adası, Danimarka’daki Grönland, Norveç’teki Tromsö, Finlandiya ve İzlanda gibi global ısınmanın tesiri altındaki coğrafyalara bakıyoruz. Bilhassa Grönland ve Svalbar global ısınmadan en çok etkilenen yerler içinde… Fotoğraflar ikazın şiddetini bir kere daha hatırlıyor.
Svalbard Global Tohum Deposu, terk edilmiş bir Rus kömür madeninden dönüştürülerek 2008 yılında açılmış. Burada dünyadaki çeşitli bitki tohumlarının yer altında daimî buz katmanı ortasında koruma edilmesi amaçlanıyor fakat depo yöneticilerinin aktardığına göre global ısınma yüzünden katman dahi yavaş yavaş erimeye başlamış. Buzlanmaya yol açan mevsim kuralları niçiniyle karaya çekilen iki adet yelkenli, insan cesedinin dünya üzerinde neredeyse hiç bozulmadan kaldığı Longyearbyen ise tehlikeli çanlarının çaldığı coğrafyada neler olup bittiğine “çıplak gözle” bakmamızı sağlayabilir.
Aşırılık sevdası
Stantta global ısınmanın merkezine göz atarken bölgenin mimarisine, ömür stiline da şahit oluyoruz. Fotoğraflardan minimalist bir hayat biçimini benimsediğine kanaat getirdiğimiz coğrafyada hayat; mimariden giysiye, beslenmeden günlük yaşama kadar “yettiği kadar” kavramı üzerinden şekilleniyor. Murat Germen de stantta bunu vurgusunu yapıyor aslında. Refah seviyesi ne kadar yüksek olursa olsun, burada yaşayanlar “ikazdan” alınması gereken bildirisi alıyor; hırstan ve aşırılıktan uzaklaşarak tasarruf, tevazu ve sadeliği benimsiyor.
Geldiğimiz noktada moral bozmadan uğraş etmemiz gerektiğini dikkat çekiyor Murat Germen ve ekliyor: “Bu ikazı hepimiz için kullanmayı uygun gördüm. İkazı buralara giderek biz kendimize yapmış olduk. Meskendeki hayat biçimimizden günlük hayatımıza kadar tercihlerimize istikamet verdik. İkazı fazlaca ciddiye alıyoruz. İnsan ömründe alacağı kimi tedbirlere sıkıntıyı aşağı çekebilir. Kentlerdeki bu aşırılık üretme sevdamızdan dolayı bugün buzullar eriyor.”
Bu ikaza kulak verin, kendiniz, aileniz, ülkeniz ve antroposen için. Stant 30 Nisan’a kadar ziyaret edilebilir.