CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu Halk TV ekranlarında soruları yanıtladı. İmamoğlu’nun davasının olduğu gün Almanya’ya gitmesi hakkındaki tenkitlere de karşılık veren Kılıçdaroğlu, “sonucu açıklanırsa beraat ya da ertelenir diye bekliyordum. nazaran olağanda bu beraattır dediler. Benim İngiltere’de benim Amerika’ya gidişim Türkiye’nin süratle büyümesi ve kalkınmasıdır. Türkiye’nin bu kısır tartışmalardan çıkması gerekiyor” dedi.
“ALMANYA ZİYARETİ İÇİN RANDEVULAR ALINMIŞTI”
Almanya ziyaretinin öncesinden planlandığını belirten Kılıçdaroğlu, “Bu seyahatleri yaparken, onların ve bizim müsait olduğu vakit dilimi içerisinde randevular alınıyor. Biz İngiltere’den daha sonra vizyon toplantısını yaptık ve daha sonrasında Almanya’ya ziyareti planladık. İmamoğlu’nun davasında eksper raporları da aşikardı aslına bakarsanız. ötürüsıyla biz beraat bekliyorduk” sözlerini kullandı.
CHP Genel Lideri Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle: “Bunu rahatlıkla söyleyebilirim, zalimin erken gitmesi için zulmün aksın derler. Saray’ın yaptığı açıkça bu. İstediği yere istediği hakimi atayabiliyor, istediği sonucu çıkartabiliyor. İstanbul’un rantlarını bir biçimde devşirmek istiyor. İstanbul’u kaybetmek onun için bir yara oldu. Artık Türkiye’yi de kaybediyor. Olması gereken yargının bağımsız olmasıdır ancak yargı hukukun üstünlüğüne nazaran karar vermiyor. Bu ulusal iradeye darbedir. Bir yargıç aldığı talimatla siyasi getirme cüreti gösterebiliyor.
Asla ve asla zalimin karşısında bir milim bile geri adım atmayacağız. Bilakis gayret edeceğiz, kimse karamsarlığa kapılmasın.
Şimdi siz CHP’nin elini kolunu bağlıyorsunuz. Onlar hukuk dışı yola saparak ve yargıçların güçlerini artlarına alarak bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Biz halkın gücünü almak istiyoruz. Halkın iradesine darbe yapan bir anlayış demokrasilerde yoktur.
Eleştirilerime karşın şunu söylemek isterim, hala bu ülkede hakkın hukukun ne olduğunu bilen namuslu ve yürekli yargıçlarımız var. Biz o yargıçlara, yargıçlara güveniyoruz. Onlar da bu gidişten rahatsız. Efendim niye istinaftan dönmesin. Adaletin zerresi kaldıysa dönmesi lazım.
Bu bir siyasi çabadır hem de. Hapishanelerde hak arayan beşerler var, tutsak biçimde tutuluyorlar. Osman Kavala niye içeride? Selahattin Demirtaş niye içeride? Askeri öğrenciler tutuklu. Askeri öğrenci darbe mi yapar yahu. Türkiye’de bir değişim yapılıyor, demokrasinin nasıl olduğunu herkes gorecek. Göstereceğim.
sonucun onanacağı kanısına sahip değilim. Bu ülkenin namuslu yargıçları, yargıçları var. Adaletsizliğe dur diyeceklerdir. Bir kesim fazilet, adalet duygusu kalmışsa bunu reddetmeleri gerekiyor.
Bir hakim yahut bir savcı seçime girmek isteyebilir. Seçimi kazanırsa milletvekili oluyor, kazanamazsa geri dönemiyor. Bu unsura karşın bir küme hakim ve savcı aldılar, getirdiler hakim koltuğuna oturttular. Yargıçlar ve Savcılar Kurumu’nun da bağımsızlığı yok. Bugün Erdoğan ne dese şartsız altına imza atarlar. Fakat onların altında fazilet sahibi bir adalet ordusu da var.
Bu davanın bu türlü sonuçlanacağını varsayım etmiyordum. Hakimin bir tabiri var, Soylu’ya söylenmiştir diye. Bu tabir üzerine beraat beklersiniz. Geçen duruşmaya katılan arkadaşlarla da görüştüm. nazaran bu olağanda beraat dediler. “
“ALMANYA ZİYARETİ İÇİN RANDEVULAR ALINMIŞTI”
Almanya ziyaretinin öncesinden planlandığını belirten Kılıçdaroğlu, “Bu seyahatleri yaparken, onların ve bizim müsait olduğu vakit dilimi içerisinde randevular alınıyor. Biz İngiltere’den daha sonra vizyon toplantısını yaptık ve daha sonrasında Almanya’ya ziyareti planladık. İmamoğlu’nun davasında eksper raporları da aşikardı aslına bakarsanız. ötürüsıyla biz beraat bekliyorduk” sözlerini kullandı.
CHP Genel Lideri Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle: “Bunu rahatlıkla söyleyebilirim, zalimin erken gitmesi için zulmün aksın derler. Saray’ın yaptığı açıkça bu. İstediği yere istediği hakimi atayabiliyor, istediği sonucu çıkartabiliyor. İstanbul’un rantlarını bir biçimde devşirmek istiyor. İstanbul’u kaybetmek onun için bir yara oldu. Artık Türkiye’yi de kaybediyor. Olması gereken yargının bağımsız olmasıdır ancak yargı hukukun üstünlüğüne nazaran karar vermiyor. Bu ulusal iradeye darbedir. Bir yargıç aldığı talimatla siyasi getirme cüreti gösterebiliyor.
Asla ve asla zalimin karşısında bir milim bile geri adım atmayacağız. Bilakis gayret edeceğiz, kimse karamsarlığa kapılmasın.
Şimdi siz CHP’nin elini kolunu bağlıyorsunuz. Onlar hukuk dışı yola saparak ve yargıçların güçlerini artlarına alarak bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Biz halkın gücünü almak istiyoruz. Halkın iradesine darbe yapan bir anlayış demokrasilerde yoktur.
Eleştirilerime karşın şunu söylemek isterim, hala bu ülkede hakkın hukukun ne olduğunu bilen namuslu ve yürekli yargıçlarımız var. Biz o yargıçlara, yargıçlara güveniyoruz. Onlar da bu gidişten rahatsız. Efendim niye istinaftan dönmesin. Adaletin zerresi kaldıysa dönmesi lazım.
Bu bir siyasi çabadır hem de. Hapishanelerde hak arayan beşerler var, tutsak biçimde tutuluyorlar. Osman Kavala niye içeride? Selahattin Demirtaş niye içeride? Askeri öğrenciler tutuklu. Askeri öğrenci darbe mi yapar yahu. Türkiye’de bir değişim yapılıyor, demokrasinin nasıl olduğunu herkes gorecek. Göstereceğim.
sonucun onanacağı kanısına sahip değilim. Bu ülkenin namuslu yargıçları, yargıçları var. Adaletsizliğe dur diyeceklerdir. Bir kesim fazilet, adalet duygusu kalmışsa bunu reddetmeleri gerekiyor.
Bir hakim yahut bir savcı seçime girmek isteyebilir. Seçimi kazanırsa milletvekili oluyor, kazanamazsa geri dönemiyor. Bu unsura karşın bir küme hakim ve savcı aldılar, getirdiler hakim koltuğuna oturttular. Yargıçlar ve Savcılar Kurumu’nun da bağımsızlığı yok. Bugün Erdoğan ne dese şartsız altına imza atarlar. Fakat onların altında fazilet sahibi bir adalet ordusu da var.
Bu davanın bu türlü sonuçlanacağını varsayım etmiyordum. Hakimin bir tabiri var, Soylu’ya söylenmiştir diye. Bu tabir üzerine beraat beklersiniz. Geçen duruşmaya katılan arkadaşlarla da görüştüm. nazaran bu olağanda beraat dediler. “