Günlük hayatın uğraşları, iş ve eş problemleri, ruhsal gerginlikler, yorgunluk, ilişkisel sorunlar vb. niçinlerden dolayı her erkek hayatının bir devrinde ereksiyon, öteki ismiyle sertleşme sorunuyla karşılaşabilir. Bu durum doğal ve olağandır. Erkeğin her vakit ve her şartta cinsel beraberliğe hazır olduğu ve ereksiyon sağlaması gerektiği cinsel mitten çoksı değildir. Lakin ereksiyon sorunu sık tekrar edip, birleşmeyi mahzurlar hale gelirse, bu durum tedavi gerektirir. Cinsel temas sırasında, cinsel istek duyulmasına rağmen, erkek cinsel organının kâfi bir biçimde ve muhakkak sertleşememesi durumuna “erektil disfonksiyon”, “empotans” ya da “iktidarsızlık” denir.
Karıştırılmaması gereken nokta şudur ki, iktidarsızlık, cinsel isteksizlik yahut boşalma sorunu değildir. Ayrıyeten erken boşalma yahut kısırlık ile ilgisi yoktur. Ülkemizde var olan yaygın yanlış inanışın bilakis, sertleşme bozukluğu olan bir erkek orgazm ve baba olabilir. Cinsellik bu manada hayatımızda, üreme ve kuşağın devamının da ötesinde bir değere sahiptir. Eşler içinde bağlantıları düzenleyen ve tabiri caizse “evliliğin sigortası” rolünü üstüne alan cinsellik, mutluluğun ana yapıtaşlarındandır. Bu niçinle, tüm cinsel fonksiyon bozukluklarında olduğu üzere, iktidarsızlık yalnızca bir kişinin sorunu değil çiftin ortak sorunu olarak algılanmalıdır.
Penis Nasıl Sertleşiyor?
Penisin ortasında anatomik olarak idrar yoluna paralel iki adet Corpora Covernose ismi verilen süngersi silindirler mevcuttur. Cinsel ikazım gerçekleştiğinde hudut sistemi penisi canlanması için uyarır. Penis kasları ve atardamarları, silindirin ortasındaki sinüzoidlerin kanla dolması için gevşerler. Bu durum organın genişleme ve sertleşmesi ile ereksiyonu sağlar. Bu olayın meydana gelmesinde beyin, omurilik, hudutlar, kan damarları, penis düz kası ve hormohlar rol alır. Süngerimsi silindirlerin kasları beyin ve omurilikteki özel merkezler tarafınca yönetilerek penisin ereksiyonunu ve gevşemesini sağlar. Bu sistem cinsel temas, erotik ihtarlar yahut fantezilerden etkilenerek ereksiyonu sağlarken; tasa, güvensizlik, heyecanlanma, dehşet ve gerilimle de ereksiyonu olumsuz tesirler.
Görülme Sıklığı
Sertleşme bozukluklarının görülme sıklığı tanımlamaya (ereksiyon kusurunun oluşma sıklığına, oluşan sertliğin derecesine ya da beklenen sertliğin eksiklik düzebir daha) nazaran değişmektedir. Tüm erkek popülasyonunun %60’ında görülebilmekle birlikte, bu oran 60 yaşın üzerinde bariz olarak artmaktadır. hayatının bir periyodunda sertleşme bozukluğunu muhakkak bir süre için hayatış adamların oranı %20 iken, 1-2 kere yaşayan adamların oranı ise %70-75’lere ulaşmaktadır.
Feldman tarafınca yapılmış bir çalışmada (Massachusetts Çalışması), 40-70 yaşları içindeki adamların %52’sinde erektil fonksiyon bozukluğu saptanmıştır. Türkiye’de ise Cinsel Sıhhat Enstitüsü’nün yaptığı çalışmada, erişkin erkek popülasyonunun %60’ında değişik seviyelerde (hafifçe, orta, ağır) erektil fonksiyon bozukluğu saptanmıştır. Lakin ne var ki, erektil fonksiyon bozukluğu yaşayan adamların %10’undan azı tedavi görmektedir. Buna karşın cinsel fonksiyon bozuklukları içinde tedavi emelli yapılan müracaatlarda en sık görülenidir.
niçinleri
Karıştırılmaması gereken nokta şudur ki, iktidarsızlık, cinsel isteksizlik yahut boşalma sorunu değildir. Ayrıyeten erken boşalma yahut kısırlık ile ilgisi yoktur. Ülkemizde var olan yaygın yanlış inanışın bilakis, sertleşme bozukluğu olan bir erkek orgazm ve baba olabilir. Cinsellik bu manada hayatımızda, üreme ve kuşağın devamının da ötesinde bir değere sahiptir. Eşler içinde bağlantıları düzenleyen ve tabiri caizse “evliliğin sigortası” rolünü üstüne alan cinsellik, mutluluğun ana yapıtaşlarındandır. Bu niçinle, tüm cinsel fonksiyon bozukluklarında olduğu üzere, iktidarsızlık yalnızca bir kişinin sorunu değil çiftin ortak sorunu olarak algılanmalıdır.
Penis Nasıl Sertleşiyor?
Penisin ortasında anatomik olarak idrar yoluna paralel iki adet Corpora Covernose ismi verilen süngersi silindirler mevcuttur. Cinsel ikazım gerçekleştiğinde hudut sistemi penisi canlanması için uyarır. Penis kasları ve atardamarları, silindirin ortasındaki sinüzoidlerin kanla dolması için gevşerler. Bu durum organın genişleme ve sertleşmesi ile ereksiyonu sağlar. Bu olayın meydana gelmesinde beyin, omurilik, hudutlar, kan damarları, penis düz kası ve hormohlar rol alır. Süngerimsi silindirlerin kasları beyin ve omurilikteki özel merkezler tarafınca yönetilerek penisin ereksiyonunu ve gevşemesini sağlar. Bu sistem cinsel temas, erotik ihtarlar yahut fantezilerden etkilenerek ereksiyonu sağlarken; tasa, güvensizlik, heyecanlanma, dehşet ve gerilimle de ereksiyonu olumsuz tesirler.
Görülme Sıklığı
Sertleşme bozukluklarının görülme sıklığı tanımlamaya (ereksiyon kusurunun oluşma sıklığına, oluşan sertliğin derecesine ya da beklenen sertliğin eksiklik düzebir daha) nazaran değişmektedir. Tüm erkek popülasyonunun %60’ında görülebilmekle birlikte, bu oran 60 yaşın üzerinde bariz olarak artmaktadır. hayatının bir periyodunda sertleşme bozukluğunu muhakkak bir süre için hayatış adamların oranı %20 iken, 1-2 kere yaşayan adamların oranı ise %70-75’lere ulaşmaktadır.
Feldman tarafınca yapılmış bir çalışmada (Massachusetts Çalışması), 40-70 yaşları içindeki adamların %52’sinde erektil fonksiyon bozukluğu saptanmıştır. Türkiye’de ise Cinsel Sıhhat Enstitüsü’nün yaptığı çalışmada, erişkin erkek popülasyonunun %60’ında değişik seviyelerde (hafifçe, orta, ağır) erektil fonksiyon bozukluğu saptanmıştır. Lakin ne var ki, erektil fonksiyon bozukluğu yaşayan adamların %10’undan azı tedavi görmektedir. Buna karşın cinsel fonksiyon bozuklukları içinde tedavi emelli yapılan müracaatlarda en sık görülenidir.
niçinleri
Performans anksiyetesi
Eşler içinde çözümlenmemiş, daima sorunlar
Cinsellik hakkındaki yanlış inanışlar ve bilgiler
Ağır yaşanan toplumsal ve mesleksel depresyon
Suçluluk hissinin eşlik ettiği evlilik dışı bağlar
Partnerdeki cinsel fonksiyon bozukluğu
Erken boşalma, orgazm bozuklukları ve cinsel isteksizlik
Çok sigara, alkol, esrar vb. öbür uyuşturucu hususlar
Akciğer, karaciğer, kalp, böbrek, hudut, arter yahut venlerin kronik hastalıkları (özellikle kalp hastalıkları, diyabet, yüksek tansiyon, damar sertliği, testosteron hormonunda azalma vb.)
Prostat, mesane yahut rektum kanseri sebebi ile yapılan ameliyatlar
Antidepresanlar, antihistaminikler, hipertansiyon ilaçları yahut prostat kanseri tedavisinde kullanılan kimi ilaçlar
Cinsel terapi
Sigara ve alkol kullanmasının sonlandırılması
İlaç alışkanlıklarını değiştirme
Beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesi
İdman
Sildenafil sitrat, yohimbin, apomorfin, trazodon vb. ilaç tedavileri
Penis içi enjeksiyon
Cerrahi formüller
Pompa tedavisi
Penil protezler (mutluluk çubukları)
Bitkisel karışımlar (gingo biloba, yulaf tentürü ve çayı, ginseng kökünden elde edilen prepatlar vb.)