Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “2053 yılına kadar demir yolu, kara yolu, deniz yolu ve haberleşme için 198 milyar dolar yeni yatırım yapacağız.” dedi.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleştirilen Kabine Toplantısı’nın akabinde millete seslendi.
Hava ulaşımında Türkiye’nin Avrupa, Asya’nın batısı ve Afrika için yolcu ve yük trafiği açısından kıymetli bir merkez olduğunu belirten Erdoğan, “Türkiye, süratle büyüyen iktisadını ve turizmini destekleyen 56 havalimanına sahiptir. Önümüzdeki senelerda bu sayı 61’e yükselecek. İnşallah çabucak bayramın ertesinde Rize-Artvin Havalimanı’nın açılışını yapıyoruz.” sözlerini kullandı.
bu biçimdece, Türkiye’nin, 2053’e kadar olan muhtaçlığını karşılayacak düzeye kavuşacağına işaret eden Erdoğan, hala 210 milyon olan hava yolu yolcu sayısının 2053 yılında 344 milyona çıkacağını lisana getirdi.
Erdoğan, haberleşme alanında ileri teknolojiyle yola devam ederken Türkiye’nin dört bir yanını fiber ağlarla öreceklerini belirterek, maksatlarının, 2053 yılında taşınabilir geniş bant abone yoğunluğunu yüzde 100’e ulaştırmak, 5G teknolojisinin de nüfusun yüzde 100’ünü kapsamasını sağlamak olduğunu söylemiş oldu.
Türkiye’nin, genişleyen uydu filosu ve memleketler arası iş birlikleri yardımıyla bu alanda global ölçekte hizmet verebilen dünyanın başkan ülkelerinden biri haline geleceğini vurgulayan Erdoğan, “Netice prestijiyle 5’er yıllık planlamalarla 2053 yılına kadar demir yolu, kara yolu, deniz yolu ve haberleşme için 198 milyar dolar yeni yatırım yapacağız. Kesimin ulusal gelirimize katkısı 2053 yılına kadar 1 trilyon doları geçerek yatırım bedelinin 5 katından fazlasını ülkemize kazandıracaktır.” diye konuştu.
Ulaştırma ve haberleşme bölümünün 2053 yılına kadar üretime katkısının 1,94 trilyon dolarla yatırım bedelinin yaklaşık 10 katına çıkacağını, istihdama katkısının ise 27,7 milyon kişiyi bulacağını belirten Erdoğan, gayelerinin, bu müddetin sonunda Türkiye’nin, dünyanın gelişmekte olan değil, gelişmiş ülkeleri içindeki seçkin yerini alması olduğunun altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı’nın Türkiye’ye ve millete iyi olmasını diledi.
“Hedeflere ulaşmakta kararlıyız”
“Aziz milletim, sizlerle paylaştığımız vizyonlar, ülkemizin yalnızca bugünüyle değil, geleceğiyle de dertlendiğimizi, tüm aklımız ve kalbimizle bunun hazırlıklarını yaptığımızı göstermektedir.” diyen Erdoğan, şöyleki devam etti:
“Binlerce yıllık devlet geleneğimizin ve coğrafyamızdaki bin yıllık hakimiyetimizin yeni bir basamağına adım atmak üzere olduğumuza inanıyoruz. İki büyük cihan savaşının akabinde bir daha kurulan dünya tertibinde hak ettiği yeri almayan ülkemiz için bir devir artık sona ermek üzeredir. Her demokrasi ve kalkınma teşebbüsü, tek parti faşizminden vesayete, siyasi ve ekonomik istikrarsızlıklardan darbelere kadar birçok yolla engellenen büyük ve kuvvetli Türkiye’nin inşasına artık kimse mani olamayacaktır. Sağlıktan eğitime, güvenlikten adalete, ulaştırmadan güce, spordan toplumsal takviyelere kadar her alanda Türkiye’ye çağ atlatmış olmanın gururunu yaşıyoruz. Ülkemizi geçtiğimiz 20 yılda kurduğumuz kuvvetli eser ve hizmet altyapısının üzerinde maksatlarına ulaştırmakta kararlıyız. Öbür ülkelerin ve toplumların bugün başlasalar çeyrek asırda tamamlayamayacakları işleri biz hamdolsun değerli ölçüde bitirdik.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaşanan her krizin, her çalkantının, sarsıntının Türkiye’nin farkını tekrar yeniden gösterdiğini vurgulayarak, “Üretim ve tedarik zincirlerindeki aksaklıklar sebebiyle yaşanan global krizler şüphesiz ülke ortasında de kimi meşakkatlere yol açıyor. İstikrarsız fiyat artışları, bilhassa de dar ve sabit gelirli vatandaşlarımızın refah düzeylerinin süreksiz olarak bir modül gerilemesine niçiniyet verebilir. Fakat emin olun gerisinden gelecek hoş günler bu dertlerin hepsine değecektir.” dedi.
“İşsizlik azalmaya devam ediyor”
“Bizim için asıl olan, bilhassa her bir insanımızın çalışacak iş, konutuna götürecek ekmek, başını sokacak yuva bulabilmesidir.” tabirini kullanan Erdoğan, şunları söylemiş oldu:
“Bunun için fiyatlardaki istisnai sıçramanın yol açtığı meçhullüğü bir an evvel ortadan kaldırarak, yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme üzerine heyeti iktisat programımıza fazlaca daha ziyadesiyle odaklanacağız. Fabrikaların tam kapasite çalıştığı, yolları mal taşıyan kamyonların, tırların doldurduğu, gümrük kapılarında sıraların oluştuğu Türkiye gerçeğini kimse gözlerden kaçıramaz.
Hakikaten şubat ayı prestijiyle yıllık sanayi üretim endeksi yüzde 13,3 oranında artarak üretim temelli büyümenin sürdüğünü göstermektedir. Bu tablonun pahasını endüstrici bilir, nakliyeci bilir, ihracatçı bilir. İş gücü istatistikleri şubat ayında da 30 milyonun üzerinde seyreden istihdamın artmaya, işsizliğin azalmaya devam ettiğine işaret etmektedir. İstihdamı daima artırmamızın değerini de fakat senelerca çalışacak iş bulamadığı için çoluğunun çocuğunun karşısında boynu bükük kalanlar bilir.”
Artık istihdamla ilgili yeni bir projeyi daha hayata geçirmeye başladıklarını lisana getiren Erdoğan, “İşbaşı eğitim programı kapsamında mevcut çalışanlarının üzerine ek istihdam taahhüt eden firmaların işe alacakları her personelin 3 yahut 6 ay boyunca tüm fiyatlarıyla toplumsal dayanak primlerini Çalışma Bakanlığımız karşılayacak. bu biçimdece bu kapsamda işe giren her bireye bir yahut iki yıllık istihdam garantisi oluşturmuş olacağız.” dedi.
“Düzenleme çiftçilerimize iyi olsun”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, patronları, istihdam garantili yeni işbaşı eğitim programından istifade etmeye çağırarak şunları kaydetti:
“Diğer yandan, vatandaşlarımızla kamunun içindeki mülkiyet çekişmelerine son vermek için başlatmış olduğumız 2B topraklarının satışıyla ilgili müracaat ve ödeme müddetini, kaideleri dikkate alarak 31 Aralık tarihine kadar uzatma sonucu aldık. Birebir biçimde tarım maksatlı kullanılmak üzere çiftçilerimize ecrimisil bedelinin yarısına 10 yıl mühletle kiralama imkanı getirdiğimiz hazine taşınmazlarında da müracaat müddetini kaldırıyoruz. 2020 yılı başından itibaren 3 yıl mühletle hazine taşınmazını kullanan çiftçilerimize öbür kural aramadan bu araziyi kiralama imkanı getiriyoruz. Müddeti bitenler, araziyi bir daha kiralayabilecek. 10 yıllık süreyi dolduranlar da satın alabilecektir. Hazine toprakları üstündeki ziraî üretimin devamlılığını sağlamayı amaçlayan bu düzenlemenin çiftçilerimize iyi olmasını diliyorum.”
“Felaket tellallığının tahlile yararı yok”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizle, konseyi güç gücünde 100 bin megavat hududunu geçtiğimizin muştusunu de artık herbiçimde paylaşmak hakkımızdır diye düşünüyorum.” dedi.
İktidara geldiklerinde hidroelektrik haricinde neredeyse hiç olmayan yenilenebilir kaynaklar konusunda da toplam konseyi gücün yüzde 54’üne ulaşarak, adeta bir ihtilal gerçekleştirdiklerini vurgulayan Erdoğan, “Milletimize gururla sunduğumuz bir başka kıymetli hizmetimiz de Karadeniz’de keşfettiğimiz ve inşallah önümüzdeki yıl kullanıma sunacağımız doğal gaz çalışmasıdır. Geçtiğimiz hafta Yavuz sondaj gemimizi gerekli ekipman ve sistemleri kuyulara yerleştirmek üzere Karadeniz’deki Türkali-2 kuyusuna gönderdik. İnşallah yeni aldığımız sondaj gemimizin de filomuza katılmasıyla bu çalışmaları daha da hızlandıracağız.” diye konuştu.
Erdoğan, güçten besine her alanda bugünkü sıkıntıların tahlilinin ötesinde geleceğin gereksinimlerini karşılayacak projeleri hayata geçirmek için gece gündüz uğraş ettiklerini belirterek şunları kaydetti:
“Felaket tellallığının bu ülkenin hiç bir probleminin tahliline yararı yoktur. Bugüne kadar ülkemizin her sorununu nasıl hal yoluna koyduysak, inşallah bugünkü dertleri da bir daha biz çözeceğiz. Bundan kimsenin telaşı olmasın. Terör örgütlerinin başını nasıl ezdiysek, fiyatlardaki yükselişin belini de birebir biçimde bir daha biz kıracağız. Demokrasimizin ve ulusal iradenin üstünlüğünü nasıl kökleştirdiysek, iktisadımızı de tıpkı biçimde biz güçlendireceğiz. Kuru nasıl denetim altına aldıysak, inşallah enflasyonun da üstesinden bir daha biz geleceğiz. Milletimiz bu vatan topraklarında bin yıldır kaç imtihanlardan geçti, birçok gayretler verdi, birçok badireler atlattı, kaç zaferler kazandı. Allah’ın müsaadesiyle bu imtihanı muvaffakiyetle atlatacağımıza inanıyorum. Şairin dediği üzere ümitsizlik yok, gün gelir gül de açar bülbül de öter.”
(Bitti)
AA / Mehmet Tosun – Siyaset
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleştirilen Kabine Toplantısı’nın akabinde millete seslendi.
Hava ulaşımında Türkiye’nin Avrupa, Asya’nın batısı ve Afrika için yolcu ve yük trafiği açısından kıymetli bir merkez olduğunu belirten Erdoğan, “Türkiye, süratle büyüyen iktisadını ve turizmini destekleyen 56 havalimanına sahiptir. Önümüzdeki senelerda bu sayı 61’e yükselecek. İnşallah çabucak bayramın ertesinde Rize-Artvin Havalimanı’nın açılışını yapıyoruz.” sözlerini kullandı.
bu biçimdece, Türkiye’nin, 2053’e kadar olan muhtaçlığını karşılayacak düzeye kavuşacağına işaret eden Erdoğan, hala 210 milyon olan hava yolu yolcu sayısının 2053 yılında 344 milyona çıkacağını lisana getirdi.
Erdoğan, haberleşme alanında ileri teknolojiyle yola devam ederken Türkiye’nin dört bir yanını fiber ağlarla öreceklerini belirterek, maksatlarının, 2053 yılında taşınabilir geniş bant abone yoğunluğunu yüzde 100’e ulaştırmak, 5G teknolojisinin de nüfusun yüzde 100’ünü kapsamasını sağlamak olduğunu söylemiş oldu.
Türkiye’nin, genişleyen uydu filosu ve memleketler arası iş birlikleri yardımıyla bu alanda global ölçekte hizmet verebilen dünyanın başkan ülkelerinden biri haline geleceğini vurgulayan Erdoğan, “Netice prestijiyle 5’er yıllık planlamalarla 2053 yılına kadar demir yolu, kara yolu, deniz yolu ve haberleşme için 198 milyar dolar yeni yatırım yapacağız. Kesimin ulusal gelirimize katkısı 2053 yılına kadar 1 trilyon doları geçerek yatırım bedelinin 5 katından fazlasını ülkemize kazandıracaktır.” diye konuştu.
Ulaştırma ve haberleşme bölümünün 2053 yılına kadar üretime katkısının 1,94 trilyon dolarla yatırım bedelinin yaklaşık 10 katına çıkacağını, istihdama katkısının ise 27,7 milyon kişiyi bulacağını belirten Erdoğan, gayelerinin, bu müddetin sonunda Türkiye’nin, dünyanın gelişmekte olan değil, gelişmiş ülkeleri içindeki seçkin yerini alması olduğunun altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı’nın Türkiye’ye ve millete iyi olmasını diledi.
“Hedeflere ulaşmakta kararlıyız”
“Aziz milletim, sizlerle paylaştığımız vizyonlar, ülkemizin yalnızca bugünüyle değil, geleceğiyle de dertlendiğimizi, tüm aklımız ve kalbimizle bunun hazırlıklarını yaptığımızı göstermektedir.” diyen Erdoğan, şöyleki devam etti:
“Binlerce yıllık devlet geleneğimizin ve coğrafyamızdaki bin yıllık hakimiyetimizin yeni bir basamağına adım atmak üzere olduğumuza inanıyoruz. İki büyük cihan savaşının akabinde bir daha kurulan dünya tertibinde hak ettiği yeri almayan ülkemiz için bir devir artık sona ermek üzeredir. Her demokrasi ve kalkınma teşebbüsü, tek parti faşizminden vesayete, siyasi ve ekonomik istikrarsızlıklardan darbelere kadar birçok yolla engellenen büyük ve kuvvetli Türkiye’nin inşasına artık kimse mani olamayacaktır. Sağlıktan eğitime, güvenlikten adalete, ulaştırmadan güce, spordan toplumsal takviyelere kadar her alanda Türkiye’ye çağ atlatmış olmanın gururunu yaşıyoruz. Ülkemizi geçtiğimiz 20 yılda kurduğumuz kuvvetli eser ve hizmet altyapısının üzerinde maksatlarına ulaştırmakta kararlıyız. Öbür ülkelerin ve toplumların bugün başlasalar çeyrek asırda tamamlayamayacakları işleri biz hamdolsun değerli ölçüde bitirdik.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaşanan her krizin, her çalkantının, sarsıntının Türkiye’nin farkını tekrar yeniden gösterdiğini vurgulayarak, “Üretim ve tedarik zincirlerindeki aksaklıklar sebebiyle yaşanan global krizler şüphesiz ülke ortasında de kimi meşakkatlere yol açıyor. İstikrarsız fiyat artışları, bilhassa de dar ve sabit gelirli vatandaşlarımızın refah düzeylerinin süreksiz olarak bir modül gerilemesine niçiniyet verebilir. Fakat emin olun gerisinden gelecek hoş günler bu dertlerin hepsine değecektir.” dedi.
“İşsizlik azalmaya devam ediyor”
“Bizim için asıl olan, bilhassa her bir insanımızın çalışacak iş, konutuna götürecek ekmek, başını sokacak yuva bulabilmesidir.” tabirini kullanan Erdoğan, şunları söylemiş oldu:
“Bunun için fiyatlardaki istisnai sıçramanın yol açtığı meçhullüğü bir an evvel ortadan kaldırarak, yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme üzerine heyeti iktisat programımıza fazlaca daha ziyadesiyle odaklanacağız. Fabrikaların tam kapasite çalıştığı, yolları mal taşıyan kamyonların, tırların doldurduğu, gümrük kapılarında sıraların oluştuğu Türkiye gerçeğini kimse gözlerden kaçıramaz.
Hakikaten şubat ayı prestijiyle yıllık sanayi üretim endeksi yüzde 13,3 oranında artarak üretim temelli büyümenin sürdüğünü göstermektedir. Bu tablonun pahasını endüstrici bilir, nakliyeci bilir, ihracatçı bilir. İş gücü istatistikleri şubat ayında da 30 milyonun üzerinde seyreden istihdamın artmaya, işsizliğin azalmaya devam ettiğine işaret etmektedir. İstihdamı daima artırmamızın değerini de fakat senelerca çalışacak iş bulamadığı için çoluğunun çocuğunun karşısında boynu bükük kalanlar bilir.”
Artık istihdamla ilgili yeni bir projeyi daha hayata geçirmeye başladıklarını lisana getiren Erdoğan, “İşbaşı eğitim programı kapsamında mevcut çalışanlarının üzerine ek istihdam taahhüt eden firmaların işe alacakları her personelin 3 yahut 6 ay boyunca tüm fiyatlarıyla toplumsal dayanak primlerini Çalışma Bakanlığımız karşılayacak. bu biçimdece bu kapsamda işe giren her bireye bir yahut iki yıllık istihdam garantisi oluşturmuş olacağız.” dedi.
“Düzenleme çiftçilerimize iyi olsun”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, patronları, istihdam garantili yeni işbaşı eğitim programından istifade etmeye çağırarak şunları kaydetti:
“Diğer yandan, vatandaşlarımızla kamunun içindeki mülkiyet çekişmelerine son vermek için başlatmış olduğumız 2B topraklarının satışıyla ilgili müracaat ve ödeme müddetini, kaideleri dikkate alarak 31 Aralık tarihine kadar uzatma sonucu aldık. Birebir biçimde tarım maksatlı kullanılmak üzere çiftçilerimize ecrimisil bedelinin yarısına 10 yıl mühletle kiralama imkanı getirdiğimiz hazine taşınmazlarında da müracaat müddetini kaldırıyoruz. 2020 yılı başından itibaren 3 yıl mühletle hazine taşınmazını kullanan çiftçilerimize öbür kural aramadan bu araziyi kiralama imkanı getiriyoruz. Müddeti bitenler, araziyi bir daha kiralayabilecek. 10 yıllık süreyi dolduranlar da satın alabilecektir. Hazine toprakları üstündeki ziraî üretimin devamlılığını sağlamayı amaçlayan bu düzenlemenin çiftçilerimize iyi olmasını diliyorum.”
“Felaket tellallığının tahlile yararı yok”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizle, konseyi güç gücünde 100 bin megavat hududunu geçtiğimizin muştusunu de artık herbiçimde paylaşmak hakkımızdır diye düşünüyorum.” dedi.
İktidara geldiklerinde hidroelektrik haricinde neredeyse hiç olmayan yenilenebilir kaynaklar konusunda da toplam konseyi gücün yüzde 54’üne ulaşarak, adeta bir ihtilal gerçekleştirdiklerini vurgulayan Erdoğan, “Milletimize gururla sunduğumuz bir başka kıymetli hizmetimiz de Karadeniz’de keşfettiğimiz ve inşallah önümüzdeki yıl kullanıma sunacağımız doğal gaz çalışmasıdır. Geçtiğimiz hafta Yavuz sondaj gemimizi gerekli ekipman ve sistemleri kuyulara yerleştirmek üzere Karadeniz’deki Türkali-2 kuyusuna gönderdik. İnşallah yeni aldığımız sondaj gemimizin de filomuza katılmasıyla bu çalışmaları daha da hızlandıracağız.” diye konuştu.
Erdoğan, güçten besine her alanda bugünkü sıkıntıların tahlilinin ötesinde geleceğin gereksinimlerini karşılayacak projeleri hayata geçirmek için gece gündüz uğraş ettiklerini belirterek şunları kaydetti:
“Felaket tellallığının bu ülkenin hiç bir probleminin tahliline yararı yoktur. Bugüne kadar ülkemizin her sorununu nasıl hal yoluna koyduysak, inşallah bugünkü dertleri da bir daha biz çözeceğiz. Bundan kimsenin telaşı olmasın. Terör örgütlerinin başını nasıl ezdiysek, fiyatlardaki yükselişin belini de birebir biçimde bir daha biz kıracağız. Demokrasimizin ve ulusal iradenin üstünlüğünü nasıl kökleştirdiysek, iktisadımızı de tıpkı biçimde biz güçlendireceğiz. Kuru nasıl denetim altına aldıysak, inşallah enflasyonun da üstesinden bir daha biz geleceğiz. Milletimiz bu vatan topraklarında bin yıldır kaç imtihanlardan geçti, birçok gayretler verdi, birçok badireler atlattı, kaç zaferler kazandı. Allah’ın müsaadesiyle bu imtihanı muvaffakiyetle atlatacağımıza inanıyorum. Şairin dediği üzere ümitsizlik yok, gün gelir gül de açar bülbül de öter.”
(Bitti)
AA / Mehmet Tosun – Siyaset